14 Temmuz 2015 Salı

Ayvalık'ta bir Ayna

önünden geçip te aa burası işte dediğiniz ama nedense giremediğiniz mekanlar var mı sizinde? benim var; Cunda'daki Ayna Cafe&Restaurant'ta bunlardan bir tanesiydi.
Tiril tiril perdeleri, bembeyaz koltukları, mis gibi çiçek kokularıyla.
İçeri girer girmez bir huzur sarıveriyor içinizi, raflardaki zeytinlerin ve zeytinyağlarının etkisi büyük.
Hangi masaya oturduğunuz önemli değil, hepsi birbirinden güzel.
Nerdeyse tüm adalarda olduğu gibi Cunda adasındada kediler çok seviliyor, biz yemek yerlen içeri girip ona ayrılmış kaptan suyunu içen, bize belki sizle takılırım bakışları atıp, bizden aynı heyecanı göremeyip giden kedi gösterdi bize bunu.
Menu oldukça çeşitli; notta belirtildiği gibi herşey zeytinyağı ile mevsiminde pişiriliyor ve belli ki sevgi ile servis ediliyor.
Biz öğle vakti atıştırmalık ortaya bir şeyler alalım dedik; zeytinyağlı Enginar dolması tazecik yaprakları, deniz ürünleri güveç ise deniz kokusuyla geldi soframıza. Ardından enginarlı-karidesli erişte aldık- bana kalırsa sofranın yıldızı kendisi. karidesler dondurulmuştu ama kendileri dondurmuş gibi geldi bana, sanki o hazır çimçimlerden değildi. 
Ardından asma yaprağına sarılı sardalya ve sütte levrek istedik. 
Yerimiz kalsa menüde kalan diğerlerinide isterdik...
Tadı damağımızda ve sohbetlerimizde tüm günümüzde kaldı, Cunda'ya yolunuz düşerse mutlaka gidin, sakın kaçırmayın! Fiyatlara gelince; ortalamanın biraz üzerinde, damak tadınıza düşkünseniz değer...

13 Temmuz 2015 Pazartesi

Kvcii Coffee House-Ayvalık

Her sene yazlık için Ayvalık tarafına geliriz, gelmeden öncede ben uzun uzun yeni yerler yeni mekanlar ararım. 
Yemek yemek için ayrı, kahve içmeye ayrı liste tutarım...
Instagram'da uzun zamandır gördüğüm tatlılarını kavanozda servis eden, samimiyetiyle isminden söz ettiren bir cafe vardı.

Kendilerine 'best coffee in town' lakabını yakıştırmışlardı.
Bugün merkeze sırf orada bir kahve içelim diye gittik...
Mekan sevimli, masalar-sandalyeler belli ki özenilmiş, Ayvalığın dokusu modern bir zevkle birleştirilmiş. 
Tek sevmediğim detay ise o soğuk dolabı oldu. Nedense Türkiye'de cafeler bile meze dolabı benzeri sevimli olmayan-dekoratif hiç olmayan dolaplardan alıyor. 
Ben iyi düşünüp 'bi yer açıyorsan mutlaka almalısın' diye kandırıldıklarını düşünüyorum yoksa neden boş tutsunlar.

Gelelim siparişlere; ben latte ve kayısılı cheesecake istedim, eşim çilekli limonata.

Çilekli limonatasından çok bahsediliyordu bu arada.
Limonata güzel, tavsiye ederim, hele de dışarısı 34 dereceyse harika...
Kahve benim gibi kahve peşinden koşturan bir kişi için güzel ama harika değil. 
Cheesecake'e gelince; tabanını tarçın katarak hazırlamışlar, çok hoş olmuş.
Peynir kısmı sormadım(arada oğlum gitmek için çekiştirdiğinden) ama non-bake yani fırınlanmayandı sanırım öyleyse çok güzel, değilse de güzel ama biraz daha katı olsa daha iyi olurdu. 
Kayısı sosu ise çok lezzetliydi, ama az geldi bana. Birazcık daha koysalar daha fazla lezzeti alınabilirdi. 
Ayvalık merkezde geziyorsanız mola vermek için güzel mekan... 

24 Nisan 2015 Cuma

Arabica Coffee House-Tepe Prime

Ara ara iş için uğradığımda gördüğüm bir kahve dükkanıydı benim için Arabica, birde tabii instagramda iştah açıcı kahve fotoğraflarıyla.
Bu sabah o tarafta işim olunca hemen bi denesem 1-2 işimi de hallederim, kahvenin tadına da bakmış olurum dedim ve yönümü Arabica'ya çevirdim.
Ben gittiğimde mekan çok kalabalık değildi, Ankara'nın hala kışı yaşadığı bugünlerde yere kadar inen camlarından içinizi ısıtacak bir sıcak giriyordu. 
Eğer güne coffee shop'ta başlıyorsam klasikleşen kahvaltım croissant ve light süte latte olduğundan, aynı siparişi verdim ve oda ne Ankara'da yediğim en iyi croissant- lezzet harikaydı ama azıcık daha  çıtır olmalıydı- ve lezzetli latte.
Sandviçlerinde fazla ilgimi çeken bir tane olmadı ama tatlılarda gözüm kaldı...
Kendileri mi yapıyor, bir yerlere mi yaptırıyorlar bilmiyorum ama iyi ki yapıyorlar.
Oralara yolunuz düşerse yada en iyisi düşmese de düşürün ve tadına bakın...

Bu arada harika bir yarışma yapıyorlar instagramda, ben katıldım ve çok istiyorum kazanmayı, gidip bol bol fotoğraf çekmeyi, sizde gidin sıcacık kahvenizi için ve Instax mini 8 kazanma şansı yakalayın...

5 Nisan 2015 Pazar

CerModern



cuma günü İstanbuldan herkesin gelmesiyle düğün telaşımız başladı...
cumartesi gününün tamamında eğlenerek geçirirken gece 03:00 gibi yatacağımızı hesaba katıp ertesi gün brunch'a gidelim de bizimkiler yola çıkmadan önce uzun uzun kahvaltı edelim dedim...
brunch için daha önce gidip yer bulamadığım CerModern'i seçtim ve iyi etmişim...
menu oldukça zengindi, çeşit çeşit zeytinler, peynirler, salamlar jambonlar...
sıra zeytinyağlılara gelince enginarlar, kabaklar...
pastane ürünleri bir yanda tatlılar diğer yanda...
ne isterseniz var anlayacağınız lezzetleride harika... 
sınırsız çay ve portakal suyu da fiyata dahil ama içtiğimiz nescafe ve türk kahvesi için ayrıca ücret aldılar aklınızda bulunsun...

Cermodern haftasonu keyifli vakit geçirmek için harika bir mekan. Özenle seçilmiş müzikler, tertemiz yerler...
Bebekli aileler unutulmamış, mama sandalyeleri de alınmış, bayanlar tuvaletine alt açma masası da konulmuş ama tek sorun yeterince temiz olmamasıydı, birazcık daha özen ister. Masanın altına çantamı koymak istedim sonra vazgeçtim... 

Bu konuyada azıcık özen gösterilirse, beni ayın 2-3 pazarı orda görmeniz muhtemel...


16 Mart 2015 Pazartesi

Ankara'da Kahvaltı

Bizim aklımıza Ankara'da kahvaltıya gidelim dediğimizde İran caddesi Big Chefs yada Filistin Kafes gelir, daha öncede bahsetmiştim alışkanlıkları olan bir aileyiz diye☺️
Ama aynı zamanda yeni yerler görmeye, yeni tatlar denemeye de çok açığız.
Bu pazar arkadaşlarımızla Ankara Kalesi'nde bulunan Çengelhan 'daki Divan brasserie'ye düştü yolumuz.
Brunch sevenlerdenseniz mutlaka gitmelisiniz.
Ortam harika, yenilenmiş eski bir han, etrafınızda Rahmi Koç'un arabaları, fotoğrafları...
Yemekler divan kalitesinde, servis çok hızlı ve güleryüzlü...
Gelelim menüye... Masaya oturur oturmaz taze portakal suyunuz ve çayınız geliyor sonrasında yemeklere yöneliyorsunuz.
Menü'de ne ararsanız var, kahvaltılık 3-5 çeşit peynir, zeytin çeşitleri,yeşillikler sınırsız 1-2 çeşit börek, 2-3 çeşit şarküteri ürünleri, sıcaklardan sosis, menemen ve daha 1-2 çeşidi...
Ekmek ve pastane kısmı tabii kendilerine yakışır şekilde taptaze... 
Kekler ve tartlarda cabası...
Daha neler neler... 

Fiyatlara gelince; yetişkin kişi başı 42tl ,0-6 yaş ücretsiz ve 6-12 %50 indirimli.

Çıkışta müze girişindeki sevimli dükkanlardan cam vazoyu gözüme kestirmiştim yeni evime çok yakışacak☺️
Keyifli bir pazar için değiliklik yapın ve Ankara Kalesinin yolunu tutun...
Pişman olmazsınız...

7 Mart 2015 Cumartesi

kadınlar günü...

özel günlerin çoğunu ticari olarak görsem de kadınlar günü bana sempatik geliyor ne yalan söyliyim...
ülkemizde kadının bir değeri olmadığından mıdır bilmem ama yılda 1 günde olsa kim olursa olsun, ne iş yaparsa yapsın, eğitimli olsun olmasın, zengin olsun olmasın, değerlisin ve senin için yılda 1 günde olsa var işte, biz seni hatırlıyoruz sende kendini hatırla, değerini anımsa, kendine o gün özen göster, değerini bil bildir demek gelir içimden...
en azından yılda 1 gün kimse vermezse siz kendinize çiçek alın yada dışarı çıkın kendinize kahve ısmarlayın, gülün hep gülün o gün... 
anne olup, eş olup, doktor, avukat,sekreter, temizlikçi olup kendinizi unuttuysanız eğer hatırlamak için iyi bir gün, gülümseyin ve tekrar edin... 
"Ben değerliyim" ...

JW Marriot Ankara bu özel günü unutmamış ve biz bayanları bir araya toplayıp sizin gibi eşsiz bir tatlı yapalım demiş, kurmuş Makaron atölyesini...

Yaptık, yedik, güldük eğlendik... yetmedi kutuladık evlere de getirdik... 

bizi hatırladığın için teşekkür ederiz...

21 Şubat 2015 Cumartesi

Tanrı Olmak İsteyen Otobüs Şoförü...Etgar Keret

Hediye almayı çok severim, kim sevmez ki zaten! ama hediye kitap olduğunda daha da çok sevinirim... eline geçeni okuyan tiplerdenim ben kaliteli bir kitap bulduğumda yutkunmadan içine dalanlardan...
Etgar Keret - Tanrı Olmak İsteyen Otobüs Şoförü de öyle bir kitap, kendine has tarzı, basit ama etkileyici anlatımı kendisinin önceden hiçbir kitabını okumadığımın kendi ayıbım olduğunu gösterdi bana...
Kesinlikle tavsiye ederim...

9 Şubat 2015 Pazartesi

Benim Fikrim Mühim Diyenlere...

Yeni şeyler denemeyi, denediklerimi çevremle paylaşmayı hep sevmişimdir. Hatta öyle ki çok iyiyse yeni çıkan ürün elime telefonu alır yakın çevreme tavsiyelere başlarım...
Ben bunları yaparken kardeşimden gelen bir mail hemen ilgimi çekti. Fikriniz bizim için önemli diyordu mailde.
Fikrinizi paylaşmak için yapmanız gereken, web sitesine üye olmak, profil bilgilerinizi eksizsiz ve doğru doldurmak ve beklemek. Sizi seçtikleri kampanyalarda size üründen numune gönderiyorlar, siz kullanıyor, tüketiyor ve çevrenizle paylaşıyorsunuz. Sonrasın da fikrinizi doğru ve detaylı bir biçimde paylaşıp markanın gelişmesine katkıda bulunuyorsunuz...

Hepsi bu!

Benim fikrime şimdiye kadar 2 defa başvurdular; iki farklı markanın ürünlerini denedim, raporlarımı verdim ben şimdilerde beklemedeyim.

Sizde benim fikrim mühim bana da danışsınlar derseniz, link aşağıda...



www.fikrimuhim.com 

22 Ocak 2015 Perşembe

biri kar mı dedi???


Çocukluğumdan beri kar yağmasını severim ben, ailece gittiğimiz yurtdışındaki kar tatillerini, İstanbul'da kar yağdığı zaman annemin bizi ışık hızlıyla hazırlayıp dışarı çıkartmasını,arkadaşlarla yaptığımız kartopu savaşlarını, eve dönünce annemin bize yaptığı sütlü kahveleri...

Kar 'la ilgili her şeyi sevdiğim gibi kış sporlarını da severim, gerçi çocukken başlamışız öğrenmeye, bırakmışız azıcık büyüyünce ama diğer sporlarda kanal değiştirsem de kış sporlarını seyretmekten zevk alırım.

Bu senenin ilk kar yağışını Bursa'da sonrada arkadaşlarla ani bir karar ile Kartalkaya'ya gitmemizle gördüm. Günü birlik bir gezi ayarladık, sabah çıkıldı yola akşam dönüldü. Yorgunluk feci ama değdi...

Geçen sene gitmeye niyetlendiğimiz ama başaramadığımız Kartal otelde günü geçirmeye karar verdik, pistlere çıkmanın bedeli 120tl. Onun dışında ister otelin açık büfe kahvaltısından alın; 40tl, ki biz aldık her şey çok lezzetli ve seçenek boldu, ister atıştırmalıklar sipariş edin, karnınızı harika dağ manzarasına karşı doyurabilirsiniz...

ister kayak yapabilir isterseniz de azıcık daha adrenalin sevenlerdenseniz  snowboardunuz yapabilirsiniz.

Kayak takımınız yoksa 75-100tl arası bir rakama kiralayabilirsiniz. İkisinde bilmiyor ama öğrenmek istiyorsanız özel ders alabilirsiniz; tam bilmiyorum ama özel ders ücretleri saatlik 150-200tl arası olmalı. Hiçbiri size uymadıysa ve küçük bir çocuğunuz varsa 30dk 15tl karşı kızak kiralayabilir ve beraber harika vakit geçirebilirsiniz.

Öğle yemeği vakti yine açık büfe yemek var, bu sefer çeşit çok olmasa da lezzeti yerinde, içecekler hariç kişi başı 45tl.

Çok şey yapın yada hiçbir şey yapmadan sadece dağ havası alıp kahvenizi yudumlayın, kendinize bir hafta sonu huzur hediye edin...

2 Ocak 2015 Cuma

Kahvemi Moda'da alırım..

Ne çok giderdik dershane zamanı Kadıköy'e Moda'ya... 3-5 mekan vardı herkes birbirini tanırdı, 1-2 laklak sonrası eve... 
Şimdi öyle mi süper mekanlar açılmış, mekanlar Avrupai, pişirdikleri lezzetli, kahveleri mis gibi... tüm gün otursam sıkılmam.
tek sorun öyle küçük ki mekanlar yer bulmak zor, oraya girdik yok buraya baktık yok...
Bi kahve içmeden gitmem dedim, zaten zor bulmuşuz park yeri, mümkün mü Ankara'ya yeni bir mekan tanımadan dönmek...
'Cherry Bean' imdadıma koştu ve minik bir masa kucak açtı bize, mekan salaş, çalışanlar doğal, tatlı tezgahı güzel-miş herhalde bizden öncekiler silip süpürmüş biz sadece çikolatalı- fındık kremalı tartın tadına bakabildik... güzeldi, tavsiye edilir...
Sıcacık kahvelerimizi içip yeni bir mekan tanımanın güzelliği ile eve döndük...
Bir gün Istanbul'a dönersem yaşamaya; seçeneklerimin arasındasın Moda dedim ve tekrar hatırladım ne kadar güzel günler yaşadığımı ve yaşayabileceğimi bu şehirde...

Kim ne derse desin evimsin ve seviyorum seni istanbul...