26 Aralık 2013 Perşembe

ve yılın son haftası...

Yılın son haftası geldi çattı...

Radyoda Rod Stewart 'let it snow' derken bende şöyle bir göz attım 2013'e...

Hep geriye baktığımda iyileri, en iyileri hatırlarım ben, şimdi de öyle oldu zaten yüzümü güldürdü düşüncelerim, geçen sene yılbaşı akşamı Ayşe'nin dileklerimizi yazıp gökyüzüne fırlatmamız için verdiği balonları balkondan bırakırken ki itişmemizle başladı gülümsemem, fuar için İstanbul'da her arabalı vapura binmeden alıp denize bakarak içtiğim kahvenin kokusuyla, New York'a giderken ki heyecanımla, New York'ta alışveriş arası yemeği unuttuğumuzu hatırlayıp 21:00'de uykuya dalmamızla, Molivos 'taki araba yolcuğumuzla, bayramda hep yağmur yağan İstanbul'da le pain quotien'in taze çilekli tartıyla, Sarp'ımın ikinci harika doğum günü partisiyle ve Ankara'da Müge'yle bitmek tükenmek bilmeyen kahve molalarımızla devam etti gülümsemem.

Ve tabii ki bunların hepsindeki en büyük payı olan sebep hep sevdiklerimle, ailemle yaşamam herhalde...

Sadece bunları yaşamadım tabii, bir sürü şey geldi geçti, iyisiyle kötüsüyle yaşadım bu seneyi, güzel insanlarla paylaştım, her günümü doldurmaya çalıştım, çok gezdim, değişik yerlere gittim, bol bol kitap okudum, spor yaptım, fırsat buldukça kulaklık takıp radyoya takıldım...

Her anımın çok değerli, en değerlisi olduğunu düşünüp ona göre yaşadım...

Hep dua ettim, çok hem de çok dua ettim, ailem için, sevdiklerim için, ülkem için, açlar için, sokaktakiler için, yaşamları benimle olanlar için, ya da benden çok daha zor yaşayan herkes için...

Ve hep inandım, her şeyin güzel olacağına, hep mutlu olacağıma, sevdiğim herkesin iyi olacağına...

işte ben böyle geçirdim 2013'ü... unutmadan kutlamak istedim sizlerin de yeni yılınızı...
her şey istediğiniz gibi olsun...ve hatırlayın 2014 çok daha güzel anılarla dolu olacak :))

16 Aralık 2013 Pazartesi

Alışveriş Başlasın

Yılbaşı'nın en sevdiğim yanlarından biri de şüphesiz alışveriş yapmak, hediyeler almak, onları paketlemek ve sahiplerine vermek için beklemektir.

Her yılbaşı olduğu gibi bu sene de ailece kutlanacak yılbaşı akşamı için herkese küçük hediyeler almak adettir bizim ailede.

Giyim kuşam doğum gününde iyi gider, sen bize hayata keyif katanları öner diyenlerdenseniz eğer...
buyrun...

Kitap okumaktan zevk alan dostlarınıza 2013 içinde okuduğum ve eminim herkesin benim kadar zevk alacağı bir kitap,


Haruki Murakami- Sınırın Günedinde, Güneşin Batısında Fiyat: 14,00 tl



Akşamları mum ışında rahatlatıcı bir çay içip keyif yapanlara...
Boyner Evde - Lemograss mum Fiyat: 12,50 tl




Ben azıcık daha süslü birşeyler bakmıştım diyenlere...
Laura Ashley - Motifli Yastık Fiyat: 89,00 tl



Macaron severim, hem de en iyisinden diyenlere...

Laduree - Macaron Fiyat: adeti 6, 00 tl




ya da yılbaşı akşamı kıyafetini tamamlasın, ne zaman taksa beni hatırlasın diyenlere...

Bayanlili.com - Renkli Gümüş Kolye Fiyat: 67,00 tl



iyi alışverişler....




12 Aralık 2013 Perşembe

Van İçin Birşeyler Yap!!!

Sosyal projelere ilgim hep çok büyük olmuştur, kendince katılırım fırsat buldukça. Elimden ne gelirse yaparım, hele de çocuk ve yaşlılar için- kendine yardım edemeyip, birilerinden yardım bekleyeler için - kalbimi ve imkanlarımı hep açık tutarım.
Soğuk hava şartlarının da gelmesiyle çok daha fazla yardıma ihtiyaç duyan Van'daki çocuklarımızı biz unutmadık, Mügeyle elimizden gelen yardımla biz aşağıda gördüğünüz projeye katılıyoruz, lütfen siz de duyarlı olun ve elinizden geldiğince katılın...
Ben her gece oğlumun üstünü örtmek için uyandığımda, o çocukların da ısınmaya ihtiyaçları olduğunu hatırlıyorum...
Bir mont, bir kazak ya da bir bot...
Bu kış siz ikinciyi almadan, onların ilkini alın...

Lütfen Arayın

Öyle soğuk ki bugünlerde hava. Tüm Türkiye bir anda soğudu, Istanbul'da kar yağışı, Ankara'da -10 'larda gezen hava - her yer buzz.
Biz evlerimizde kat kat giyinip, sonuna kadar kombileri açsakta üşüyorsak hala biraz da evsizleri düşünelim, lütfen gördüğümüz yerde görmezden gelmeyip aşağıdaki numaraları arayalım ki sıcak bir yerlere yerleştirilsinler, donmaktan kurtulup, azıcık rahat edebilsinler...

10 Aralık 2013 Salı

İtalyan'mı doğsaymışım...


Pizza dedin mi akan sular durur bende, hele de yanında Chianti'yle.
Kabul, yemek yemeği severim hem de çok ama italyan yemeklerine özel bir ilgim vardır, incecik pizzalar,ev yapımı makarnalar, lezzetli zeytinyağında sunulan mis gibi domatesler ve tabii ki harika mozarella peynirli salatalar...
Bir de yemek sonrası için espressoyla gelen yanındaki minik biscottileri severim.
Maalesef Ankara'da çok fazla ev yapımı makarna yok, ama gelişiyoruz çünkü değişiyoruz, benim neslim yeni yerler, kaliteli yemekler arıyor bulamayınca da bir defa gidilen mekan 2. defa ziyaret edilmiyor, bundandır herhalde Kafes Fırın bugünlerde yeniliklerle çıkıyor karşımıza, bekli menude incecik margarita pizza olsa  çok daha fazla severdim onları ama o olmasa da en azından ev yapımı taze makarna eklenmiş menu'ye.
Bugün benim tercihim tavuklu Fettucini oldu, makarnanın kıvamı güzeldi, kremanın kıvamıda iyiydi ama maalesef tavuklar olmamış! küp küp kesmek bir tarz olabilir belki ama soslanıp kavrulmuşmuydu bilemedim fakat makarnayı yağlı hale getirmişti ve tabağım daki makarnanın hepsi bitemedi. Azıcık yağı az, tuzu biraz daha fazla olsa 'bellissimo' demek gelebilirdi belki içimden :)) 
Makarna, pizza tutturdunda istanbul'daki Jamies Italian'a hala gitmedin mi diyen sevgili dostlar inşallah onla ilgili 
ilk yazım da yılbaşı sonrasında...

6 Aralık 2013 Cuma

Ah Tunalı ah...

Ankara'da en çok yapılan şey herhalde arkadaşlarla buluşmak olsa gerek.
Soğuk Ankara günlerinde sıcacık sohbetler uzar da uzar...
Ama maalesef son zamanlarda nereye gitsek te kahve içsek sorusu öyle arttı ki.
Açılan mekanların çoğu kısa sürede kapanıyor hatta yerlerine birşeyler de açılmıyor.
Anca her iki adımda karşımıza çıkan bir alışveriş merkezine gidicez de kendimize bir yerler bulup, oturup kahve içicez. Tabii bu söylediğim Çankaya bölgesi için diğer yerleri pek bilmem.
Allah'tan Kafes ve Bigchefs devamda Çankaya bölgesinde azıcık renk var.
Bunun yanısıra Tunalı'daki düzgün markaların hepsinin gitmesine sadece karum bölgesinde Michael Kors,Laura Ashley, Beymen be Vakko'nun kalmasına ne demeli :))
Geneli ayakkabıcı ve gelinlikçi olan Tunalı'nın, İstanbul'un Kadıköy'üne benzemesi, eee burası Kadıköy olduysa Bağdat caddesi nerede dememe sebep oldu.

3 Aralık 2013 Salı

Kış geldiiii

Her zaman, her yerde söylerim kış mevsimini severim hatta olması gerekenden fazla severim.
Soğuk havada sıcacık evime dönmeyi, kar yağmasını heyecanla beklemeyi, yağdığı zamansa uzun uzun serretmeyi.

Belki çocukluğumda annemin kışın yaptığı sütlü kahvelerin, pazar günleri ailece izlenilen kovboy filmlerinin ya da ne biliyim o mutluluğun etkisi çok büyüktür kışı sevmemde.

Birde kışla birlikte yılbaşı yaklaşır ya hani, caddelerin ışıl ışıl olduğu, tüm sevdiklerimize hediye seçmelerin başladı ve daha da güzeli kışın yağan yağmurların ardından karlı günlerin yeni bir yıla tüm geçmişi temizlercesine yağması, tüm yaşananları geride bırakmasıdır ya o yüzden severim ben kışı, çünkü her yeni yıl bir öncekinden çok daha güzel günlerle gelir bana...

Benden size tavsiye her yeni yıl içi boş bir defter alın kendinize... nede olsa çok şey yaşanıcak, çok önemli notlar yazılacak o deftere...

Şimdiden mutlu yıllar herkese...