16 Mayıs 2012 Çarşamba

Tatile Gidesim Var...

Son zamanlarda günler çabuk geçiyor geçmesine de geceler neden bu kadar kısa sürüyor???
Bence tüm bu hisler ,yorgunluklar ,ağrılar benim tatil vaktimin geldiğini söylemeye çalışıyor bana ,belki de gülüyordur arada amma anlamaz şeymişsin sende diye.
Boşuna gülme tatilim ,az kaldı gelicem sana...

Önümüzdeki ay Cem'in işi için Paris'e gidiyoruz ,son 3 gün Mügelerinde bize katılması az da olsa tatil havası yaratıcak ama bu yetmez tabii ,benim istediğim denizin kenarında olabilmek,suyun sesini duymak,akşama bir balıkçı bulmak,tüm mezelerin tadına bakmak ,deniz'in sesini kahkahalarla bastırmak ...

Cunda'yı seviyorum ben , birde Bozcaadayı ! Ne de olsa ada ikiside.Dar sokaklarda dolaşılan,küçük beyaz evlerine hayran bıraktıran ,en keyifli şarapları içtiren ,dönüşte mutlaka tekrar gelelim dedirten adalar...Ne kadar çok gidersem gidiyim doyamadiğim adalar,Cunda'da dondurma yemeyi ,Bozcada'da şarap içmeyi özledim ben.Sabahları Ege kahvaltılarını,akşam yapılan balık sefalarını...

Acilen kaçmam lazım bu şehirden ,kendimi atmam lazim Ege'de bir yerlere,kendimi iyi hissedeceğim ,dönmemek için binbir bahane uydurabileceğim bir yerlere...

14 Mayıs 2012 Pazartesi

İlk Anneler Günüm Kutlu Olsun...

Bazı özel günler daha da güzel olabiliyormuş bunu anladım :)) İlk anneler günümde beni arayan kutlayan herkes ten sonra tekrar tekrar mutlu oldum...
Sabah kalkıp kahvaltı için hazırlanırken ,daha ileriki yıllarda Sarp'ın koşup yanıma geleceğini ,beni kocamannnn öptüğünü düşündüm ve gülümsedim ...

Şimdilik yanağımı bir güzel yaladı ama ben anladım o kutlamak için di .Neyse öpüşme faslı bitince Ayşe günümü güzel kılmak için kahvaltıya House Cafe'ye götürdü bizi .Biz tabii her zaman olduğu gibi geç kalınca ,benim kahvaltıya saldıracağımı bildiğinden Ayşe telefonda aldı bizden özel istekleri ve siparişi verdi,valla süper oldu gider gitmez geldi yemekler :)))

House Cafe'ye bir hafta önceki pazarda gitmiştik ; kahvaltısı benim beklentilerimin üstündeydi doğrusu,hele de geçen hafta yediğimiz 'Keçi Peynirli Patatesli Omlet'.Tavsiye edebileceğim ilk lezzet.

Kahvaltı taze ve lezzetliydi,çok mu farklıydı ? Hayır ama yine de güzel di.Güzel sohbette katılınca masaya daha da lezzetli oldu yemeklerimiz.

Kahvaltıda yediğimiz ama yettiremediğimiz Nutella 'dan sonra sipariş ettiğimiz 'Ev yapımı Çilekli Tart ' harikaydı!!! yanındaki enfes Amerikano'larla damakta muhteşem bir tat bırakıyordu.Tam kahvemizi yudumlarken başlayan korkunç yağmur benim gibi yağmur sevdalısı bir insan için ortamın tuzu biberi oldu ve daha da güzel kıldı günü bana ,herşey bi yana herkes kızsa da biraz daha yağsa keşke diye geçirdim valla içimden :)))

Hediyelerin alındığı ,güzel kahvaltının yapıldığı ,tatlı duyguların hissettirildiği ama herşeyden önemlisi oğluma sahip olduğum ilk anneler günü çok anlamlı bir iz bıraktı bende,umarım anne olan yada olmak isteyen herkes için en az benim ki kadar anlamlı olmuştur bugün...

Hoşgeldin ve iyi ki geldin oğlum , ve ben iyi ki senin annen oldum...

5 Mayıs 2012 Cumartesi

Balıkçıköy...

Uzun zamandır meze ,meze diye evde dolaşmam işe yaradı ,yaklaşık 10 gun önceki evlilik yıldönümümüzde Cem Balıkçıköy'e gidelim dedi.Sarp'ı halasına bırakıp biz çıktık yemeğe.
Ben hiç Filistin'dekine gitmemiştim,mekan diğeri gibi hatta daha sevimli olmuş,garsonlar ilgili ama rahatsız edici değiller.
Ne yemek istediğim önceden belliydi benim,soğuk mezelerle başlanacak,ara sıcaklarla devam edilecek yanlarına güzel bir salata da eklenince yer kalırsa balık yenir ,olmassa başka sefere.
Nitekim bende yer kalmadi ve Cem'in balığının tadına baktim ,balık dışında masaya gelen herşey güzeldi bana kalırsa;özellikle de Mısır ekmeği.Bana bir tabak Ayvalık zeytinyağı ,birde bu mısır ekmeğini tazeleyin bittikçe desem ayıp olacağından ,deniz börülcesi,patlıcan salata,yengeç sarma da mısır ekmeğine eşlik ettiler.Ara sıcak olarak önceden alınan bir öneri ile Balık köftesi ve benim vazgeçilmezim Tereyağında karides yedik,ikisi de çok başarılıydı.
Sıra balığa gelince Cem 'Dil Şiş 'istedi ve büyük bir keyifle de yedi ama ben beğenmedim,garip yanık tadı gibi bir tad vardı ve bazı kısımları pişmemişti bu kadar yanık olamsına rağmen bence.
Yemeklerden fırsat bulup kafasını kaldırabilirse insan iki çift laf etmek için mekanın ve buna bağlı olarak ortamında ne kadar güzel olduğunu farkediyor .Ağaçlarda sallanan o güzel ışıklar huzur veriyor.
Benim gibi en büyük huzur evde bekliyorsa sizi tatlı almayalım diyebiliyorsunuz ama aklımda da kalmadi değil o helva :))


Yaz da geldiğine göre arada keyiflenmek için bire bir ,mutlaka gidilmeli..

1 Mayıs 2012 Salı

Yaşasın...

İstanbula gitmenin ne kadar keyifli olduğunu her seferinde söylüyorum ama ne kadar söylesem az gibi geliyor bana.Bu sefer de aynı duyguları yaşadım,Cem'in iş gezisini fırsat bilip İstanbul'a koşmamla yaklaşık 15 gün kaldım.Genelde bildiğim ve eski alışkanlığım olan yerleri tercih ederim yemek için.Ama arada da yeni yerlere göz dikiyorum.Bu sefer yemek için yine cadde Vapiano'yu tercih ettik; hem her seferinde yer bulabiliyoruz hemde konuştuklarımızı duyabiliyoruz :)) Margarita pizzası ve makarnası her zamanki gibi güzeldi ama benim tercihim olan 'Barbekü tavuk soslu pizza' vasatın altındaydı ( gerçi hata bende barbekü soslu pizza mı yenir ) .Bu sefer bira olarak 'Bomonti ' tercih ettik güzeldi :))
Mekanın tüm Avrupa'da aynı olması insana garip bir huzur veriyor,Berlin tatilinde aa Vapiano diye bağırıp koşa koşa pizza yemiş bir insanım nede olsa .
Sohbetler uzayıp gidebiliyor mekanda ,öyle huzur veriyor anlayacağınız.Eminim İstanbul'da yaşayan herkes bilir Vakko'nun hemen yan sokağindaki 'Vapiano'yu ' ama henüz gitmediyseniz canınız Margarita pizza çekince mutlaka uğrayın derim ben...

Pizza yedik ama sonrasında tatlıya yer kalmadı maalesef ,o yüzden Cem'in döndüğü gün ,geçen gidişimde açılışına yetişemediğim 'Pinkberry' de yoğurt yemeğe gittik .Tek kelimeyle HARİKAYDI ,bayıldım .Bittikçe tekrar tekrar alası geliyor insanın ki bende öyle yaptım ve tek bir taneye sınırlı kalmadım.Çok yoğun olması ,sıranın kapıdan başlayıp taa sonlara kadar uzanması ,çoğu kişinin benimle aynı fikirde olduğunu gösteriyor.Lezzet ve sunum sade ama muhteşem,fiyatlar ise normal.Ama işin sihri sanirim kalorisinin düşük olmasında.İyi olmayan tek şey tuvaletler,Shaya gibi büyük bir grup öncelikle nasıl bir bebek alt açması koymamış bayanlar tuvaletine ona şaşırmıştım ama sonra öyle pisti ki iyi ki konmamış dedim.
Tekrar tekrar gidip ,durmaksızın yoğurt yemek istiyorum ve gitmediyseniz hemen yarın gidip deneyin diyorum...