1 Mayıs 2012 Salı

Yaşasın...

İstanbula gitmenin ne kadar keyifli olduğunu her seferinde söylüyorum ama ne kadar söylesem az gibi geliyor bana.Bu sefer de aynı duyguları yaşadım,Cem'in iş gezisini fırsat bilip İstanbul'a koşmamla yaklaşık 15 gün kaldım.Genelde bildiğim ve eski alışkanlığım olan yerleri tercih ederim yemek için.Ama arada da yeni yerlere göz dikiyorum.Bu sefer yemek için yine cadde Vapiano'yu tercih ettik; hem her seferinde yer bulabiliyoruz hemde konuştuklarımızı duyabiliyoruz :)) Margarita pizzası ve makarnası her zamanki gibi güzeldi ama benim tercihim olan 'Barbekü tavuk soslu pizza' vasatın altındaydı ( gerçi hata bende barbekü soslu pizza mı yenir ) .Bu sefer bira olarak 'Bomonti ' tercih ettik güzeldi :))
Mekanın tüm Avrupa'da aynı olması insana garip bir huzur veriyor,Berlin tatilinde aa Vapiano diye bağırıp koşa koşa pizza yemiş bir insanım nede olsa .
Sohbetler uzayıp gidebiliyor mekanda ,öyle huzur veriyor anlayacağınız.Eminim İstanbul'da yaşayan herkes bilir Vakko'nun hemen yan sokağindaki 'Vapiano'yu ' ama henüz gitmediyseniz canınız Margarita pizza çekince mutlaka uğrayın derim ben...

Pizza yedik ama sonrasında tatlıya yer kalmadı maalesef ,o yüzden Cem'in döndüğü gün ,geçen gidişimde açılışına yetişemediğim 'Pinkberry' de yoğurt yemeğe gittik .Tek kelimeyle HARİKAYDI ,bayıldım .Bittikçe tekrar tekrar alası geliyor insanın ki bende öyle yaptım ve tek bir taneye sınırlı kalmadım.Çok yoğun olması ,sıranın kapıdan başlayıp taa sonlara kadar uzanması ,çoğu kişinin benimle aynı fikirde olduğunu gösteriyor.Lezzet ve sunum sade ama muhteşem,fiyatlar ise normal.Ama işin sihri sanirim kalorisinin düşük olmasında.İyi olmayan tek şey tuvaletler,Shaya gibi büyük bir grup öncelikle nasıl bir bebek alt açması koymamış bayanlar tuvaletine ona şaşırmıştım ama sonra öyle pisti ki iyi ki konmamış dedim.
Tekrar tekrar gidip ,durmaksızın yoğurt yemek istiyorum ve gitmediyseniz hemen yarın gidip deneyin diyorum...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder