28 Şubat 2013 Perşembe

yeni işler..

Bugünlerde sık yazı yazamama nedenim bir diğer blogum olan www.herzamanpasta.blogspot.com ve facebooktaki Her Zaman Pasta sayfalarım ile uğraşmam. Her zaman pastacı olmayı istemiş bir türlü cesaret edememiştim ama artık tamam, zamanı geldi dedim. Bulduğum her kursa katılıyor, tüm eğitimleri almaya çalışıyorum. Nede olsa ilerde yedikten sonra tadı tamağımda kaldı dedirticek pastalar benim elimden çıkacak...
Bizim yediğimiz katkısız malzemelerden yapılmış pastalar, kurabiyeler, cupcake'ler ve hatta çikolatalar yapıyorum :)
Her şeyin tadı gibi görseli de çok güzel olsun, hediye edilirken bir çocuk kadar mutlu olunsun istiyorum...
Ben yaptıklarımdan çok memnunum, umarım hediye eden ve edilenlerde benim kadar mutlu olur...

25 Şubat 2013 Pazartesi

La Gioia

Pazar sabahı annemleri uğurladıktan sonra mis gibi havayı içimize çektik ve Tunalı'da dolaşmaya başladık, sabah saatlerinde sokakların bomboş olduğu tüm dükkanların kapalı olduğu Tunalı'nın 12 civarı dükkanların açılmasıyla insan akımına uğrayacağını bilemezdik tabii.
Biz çocuk parkında ve sokaklarda takılmayı tercih ettikten sonra kahve içmek için farklı bir yerde mola verelim dedik ve Beymen'in alt katındaki La Gioia'yı seçtik... Eskiden Beymen'in altında bulunan Papermoon bana o kadar itici gelirdi ki, bu mekana da açıldı açılalı hiç girmek istememiştim...
Çok şey kaybetmişim..
Biz sadece kahve içmek için uğradığımızdan enfes filtre kahvesini ve yanında da pastasını tercih ettik. Vişne sosunun tam kıvamındaki ekşiliği, peynirin damakta bıraktığı lezzeti ve çikolatanın geriden gelen aroması... İyi ki denedik dedirten tatlı...
Ve bu lezzete eşlik eden müzik sesi... Özenle seçilmiş bir liste... Tam da Avrupa'dayım dedirten cinsten bir ortam yaratmışlar.
Kibar çalışanları, özenli dekorasyonu ve lezzetleriyle La Gioia Tunalı civarındaki en iyi mekanlardan bir tanesi...
Mutlaka denenmeli, beni artık sık yemekte, kahvede ya da kahvaltıda orda bulabilirsiniz...

15 Şubat 2013 Cuma

Aşkımızın masalı...Garanti Bankası

Bazı firmalara karşı oldum olası sempati duyarım, hizmetleri bazen bunaltıcı, fiyatları pahallı da olsa, her nasıl oluyorsa beni kendilerine bağlarlar bu şirketler... Bunların başında Turkcell gelir mesela, herkes gibi bende faturaların çok geldiğinden, diğer arkadaşlarımın daha az ödediğinden bahseder dururum ama  yıllardır da Turkcell'den vazgeçmem.
Peki Digiturk'e ne demeli (Gerçi aynı aile sayılırlar Turkcell'le). Hep aynı dizileri yayınlamanızdan sıkıldım desemde, taşınmadan önce ilk işim nakil işlemi için onları aramak olur :))

Ve tabii ilk 3'e giren birde Garanti bankası var benim için! Ödemem 1 gün gecikse arasalarda bir gönül bağım var sanki onlara da :))

Bahsettim mi bilmiyorum daha önceleri ama ben tam bir oyun meraklısıyımdır , oyun oynarım, yarışmalara katılırım, yani eğlenceli neler varsa onları arar çıkartırım internetten :))
Bu sabahta aynı şey oldu :) Garanti bankası'nın web sitesinde dolaşırken aşağıdaki linkte yer alan çok sempatik ve eğlenceli uygulamayı gördüm tabii kaçırmadım ve doldurdum boşlukları :)

Bence sizde bakın sizde oynayın sevimli oluyor, günü küçük bir gülümsemeyle başlamanızı sağlıyor :)


http://askimizinmasali.garanti.com.tr/?c=cc88a6ea-1305-45a9-94e2-325bf1004333

13 Şubat 2013 Çarşamba

sevgililer günü...

Oldum olası sevgililer günü yemeklerine gıcık oluyorum, benimde sevdiğim aktiviteler var tabii ama akşam hazır paket programları beni iğreti ediyor ve günden soğutuyor. Yoksa günün anlam ve önemine lafım yok, çok hoş. Hele o kırmızı balonlar yok mu kalp şeklinde kocaman onları gerçekten romantik değil antipatik buluyorum ne yalan söyleyeyim.
Benim sevdiğim sevgililer günü, ufacık maddi değeri kocaman manevi değeri olanlardan. Bir küçük çikolata, tek bir pasta ya da hoş bir film satın alma.
Bu sabah yine e-postalarıma baktığımda onlarca reklam gördüm restoran ve alışveriş sitelerinden gelen. Hani şu 1000 tl pırlanta yüzük al 750 lik biz verelim diyenlerden.
Öncelikle 1000 tl güzel pırlanta nerede var ben bilmiyorum, hadi var sade ve şık( minik demezler şık derler ), o yanındaki hediye  nasıl oluyor!!! Kandırmacanın bu kadarı . Gerçi sorun kandıranda değil kananda. Bide bir reklam var pırlanta yüzük alana aynısı hediye. Niye aynısını versin ki adam kime verecek ikincisini.
Neyse alan alsın bana ne demek lazımken sil sil bitmeyen e-postalar canımı sıkmış anlaşılan.

Tüm bunlardan sonra facebook'ta kenarda küçücük bir reklam gördüm. Kafes Fırın sevgililer günü için bir kurabiye hazırlamış, üzerini de bize boş bırakmış sevgi notumuzu yazalım diye. Bayıldım bu fikre hem kurabiye yemiş oluruz hemde duygularımızı paylaşırız.
Kurabiye'den daha almadım, tadı nasıldır, fiyatı ne kadardır bilmiyorum ama tek bildiğim ben onu hem kocama hemde kendime alırım, yanına da sıcak birer kahve yaparım, gerçek sevgililer gününü yaşarım...


NOT: Kafes Fırın hakkında ilk yazım değil farkındayım ve sonda olmayacak galiba :)

4 Şubat 2013 Pazartesi

cumartesi

Cemin doğum gününü kutlamak için benim hazırlıklarım önceden başlamıştı, pastasını yaptım, kurabiyeler hazırladım. Yemek için rezervasyonda tamamlanınca herşey tamam dedim.
Yemek için Günaydın Steakhouse seçildi, iyi ki de öyle oldu...
Başlangıç olarak aldığımız füme et tabağı çok lezzetli olsa da, ilk başta Şişte asılı olarak gelen tütsülenmiş bir et, füme etin lezzetini geri planda bıraktı. Daha önce tadına bakmamıştım harikaydı! Hemen aklımdan yapılabilecek bir sürü sandviç çeşidi geçti,heyecanlandım:)
Sonrasında salata ve etler seçildi.
Herkes yediğinden memnundu ama ben Antrikot'u sevmedim benim Bonfilem daha lezzetliydi, Cem'in yediği Dallas steak T-bone'dan daha iyi değildi bence. Ama Sarp'ın patates kızartmasına sanırım laf edemeyiz, hepsini bitirdiğine göre lezzetliydi demekki :)
Herşey çok lezzetli, mekan çok temiz ve çalışanlar çok ilgiliydi. Teşekkürler Günaydın!

iyi ki doğdun...

Bu hafta sonunun önemi büyüktü benim için canım kocam doğalı tam 34 sene olmuş, biz tanışalı neredeyse 10 sene geçmişti aradan.
Ne çabuk geçmişti yıllar, uzun ama çabuk, ara ara zorlukla çoğunlukla mutlulukla...
Çok zor günlerimiz de oldu , en mutlularını da yaşadık birlikte, yeniliklere başladık, oğlumuzu kucakladık. Ara ara hüzünlü, bazen de coşkulu doğum günleri kutladık ama bu sene masamızda yerini alan, babasının etinin tadına bakan ufak canavarda olunca aramızda, hayallerimize yaklaşmaya başladığımız bu doğum gününü keyifle kutladık.

Bazen tartışmalı bazen de heyecanlı geçen bunca yılda hep yanımda olan, beni hep sevgisiyle sakinleştiren, kendimi çok değerli, en değerli hissettiren canım kocam 'iyi ki doğdun' . En güzel yıllarına adım attığın yaşın bu yaşın olsun...
Seni seviyorum...