13 Şubat 2013 Çarşamba

sevgililer günü...

Oldum olası sevgililer günü yemeklerine gıcık oluyorum, benimde sevdiğim aktiviteler var tabii ama akşam hazır paket programları beni iğreti ediyor ve günden soğutuyor. Yoksa günün anlam ve önemine lafım yok, çok hoş. Hele o kırmızı balonlar yok mu kalp şeklinde kocaman onları gerçekten romantik değil antipatik buluyorum ne yalan söyleyeyim.
Benim sevdiğim sevgililer günü, ufacık maddi değeri kocaman manevi değeri olanlardan. Bir küçük çikolata, tek bir pasta ya da hoş bir film satın alma.
Bu sabah yine e-postalarıma baktığımda onlarca reklam gördüm restoran ve alışveriş sitelerinden gelen. Hani şu 1000 tl pırlanta yüzük al 750 lik biz verelim diyenlerden.
Öncelikle 1000 tl güzel pırlanta nerede var ben bilmiyorum, hadi var sade ve şık( minik demezler şık derler ), o yanındaki hediye  nasıl oluyor!!! Kandırmacanın bu kadarı . Gerçi sorun kandıranda değil kananda. Bide bir reklam var pırlanta yüzük alana aynısı hediye. Niye aynısını versin ki adam kime verecek ikincisini.
Neyse alan alsın bana ne demek lazımken sil sil bitmeyen e-postalar canımı sıkmış anlaşılan.

Tüm bunlardan sonra facebook'ta kenarda küçücük bir reklam gördüm. Kafes Fırın sevgililer günü için bir kurabiye hazırlamış, üzerini de bize boş bırakmış sevgi notumuzu yazalım diye. Bayıldım bu fikre hem kurabiye yemiş oluruz hemde duygularımızı paylaşırız.
Kurabiye'den daha almadım, tadı nasıldır, fiyatı ne kadardır bilmiyorum ama tek bildiğim ben onu hem kocama hemde kendime alırım, yanına da sıcak birer kahve yaparım, gerçek sevgililer gününü yaşarım...


NOT: Kafes Fırın hakkında ilk yazım değil farkındayım ve sonda olmayacak galiba :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder